Bazalt

Hollanda’nın en büyük eğitim uzmanlık merkezlerinden biri olan Bazalt Groep, Lahey kentindeki ofisinde işte bu manzaranın, kumulların ve deniz kenarının ruhu yatıştıran atmosferini korumak istiyordu. 2013’te kurulmuş olsa da kökeni 1945’e kadar giden bu kurum yenilikçilikten yana; çocukların, gençlerin ve eğitim profesyonellerinin bütün potansiyelini ortaya çıkarmak için uğraşıyor. Genç bireylere hizmet veren bir kuruluş olarak da tasarımın yatıştırıcı ve güvenli bir ortamı yansıtması gerekiyordu. İşte bu noktada sahneye modulyss çıktı!

Sürece yol gösteren, Zeegroen şirketinden mimar Petra Gielissen oldu ve ofis konseptleri, iç mimari ve bina konusunda tamamen kendine özgü yaklaşımını getirdi. Bu proje için modulyss’in Heritage koleksiyonunun seçilmesi tesadüf değildi. Petra’nın dediği gibi “çoğu zaman yeni trendler, diğer halı şirketlerinden önce modulyss’te kendini gösteriyor.” Sahilin ve kumulların dinginliğini kentsel bir ortama incelikle aktarmada Heritage koleksiyonunun gösterdiği başarı, Petra’nın yaptığı seçimi daha da pekiştirmişti. 

Dune karo halıları, Hollanda kıyı şeridinin sürekli şekil değiştiren kumlarını ve otlarla kaplı tümseklerini yansıtan pastel renk paleti ve ince ince işlenmiş dokusuyla bizi, bulunduğumuz doğal ortamın ayrıntılarını keşfe yöneltiyor.

Polder karoları ise toprağın nasıl dirençle denizden kazanılıp geliştirildiğinin hikâyesidir ve çizgi çizgi desenleriyle bölgenin tarım alanlarından esinlenmiştir.

Bu karoların dingin renk tonları ve akışkan hareketi, biyofilik tasarımın ruha sükûnet veren etkisiyle birleşince Dune ve Polder karo halıları, hizmet verdiği çocuklara huzur dolu bir ortam sağlamayı amaçlayan eğitim kurumları için ideal seçimdir.

Petra ile işbirliği yapan bir isim de zemin döşemesinin son kaplamasını ve bazı mobilyaları sağlayan De Projectinrichter kuruluşundan Fritz oldu. Hiçbir ayrıntıyı kaçırmayan keskin gözleriyle, tedarikçide güvenilirliğin önemine inancıyla projeye katkıda bulundu. Fritz’in modulyss ile kazanmış olduğu deneyimde hızla problem çözme ve esneklik öne çıkıyor, bu da modulyss’in uzun vadeli ortaklık ve tutarlı ürün kalitesi açısından itibarını pekiştiriyordu.

Yeni mekân özenle düşünülerek bölümlere ayrıldı. Bölümlemede her alanın işlevini öne çıkaran farklı karolara yer verilmesiyle ofis alanında öğrenme gerektirmeden kolayca kullanılabilen bir navigasyon sistemi uygulanmış oluyordu. Örneğin Dune karoları, odaklanmaya yönelik alanlarda koza gibi insanı saran bir mekân yaratmada kullanıldı ve bu, açık ofis odalarıyla karşıtlık oluşturuyordu. Sonuç, yeni yerine taşınan mobilyaları ve biyofilik ilkeler doğrultusunda yeni tasarlanan ofis alanını kesintisiz biçimde bütünleştiren başarılı bir mekân koordinasyonuydu.

Karo halıların bir bütün olarak yarattığı etkiyi sevinç dolu bir şaşkınlıkla izleyen paydaşlar, modulyss’in genel estetik üzerindeki katkısından övgüyle söz ettiler. Petra’nın modulyss ile deneyimine mükemmel bir iletişim ve yenilikçi koleksiyonlar damgasını vurdu. Bunun sonucunda modulyss’i diğer mimarlara ve tasarım profesyonellerine tavsiye edeceği aşikâr.

Bu proje, modulyss karo halılarının bir kuruluşun değerler sistemini elle tutulur, estetik bir tasarıma kolaylıkla aktarma yeteneğinin, böylelikle daha olumlu bir işyeri deneyimine katkısının tanığıdır. Bazalt Groep’un başarı hikâyesi, başka kurumlara da biyofilik tasarımı benimsemeleri için esin verecek kıvılcım olabilir. Bu sayede çalışma ortamlarının doğanın ruhuyla zenginleşmesini, ofiste daha ileri düzeyde refahı ve sürdürülebilir seçimleri destekleyecektir.